Prematüre, zamanından önce doğan, dış ortamda yaşama şansı olan yenidoğanlar için kullanılan bir terimdir. Miadından önce dünyaya gelen bir yenidoğan, yani 37. gebelik haftasından önce doğan bebekler, tam gelişmemiş organ sistemleri nedeniyle çeşitli sağlık sorunları ve komplikasyon riskleriyle karşı karşıyadır. Bu riskler, doğum haftasına, doğum ağırlığına ve yenidoğanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Doğumların %10 kadarı erken (preterm doğumdur). Preterm doğum ve ilişkili sorunlara bağlı ölümler halen perinatal mortalitenin başlıca nedenleridir. Dünya genelinde erken doğum yenidoğan mortalitesinin en önemli nedenidir. 23. gebelik haftası genellikle yaşam sınırı olarak kabul edilir. Bu konuda kullanılan sınır ülkeden ülkeye fark etmektedir. 23-25. gebelik haftaları arasında doğan yenidoğanların ise yaşam boyu devam edebilen ciddi sekelleri olmaktadır. Özellikle 28. gebelik haftasına kadar erken doğumun önlendiği her gün yaşama şansını % 2 arttırmaktadır. Sadece tek başına gebelik haftasına göre doğan yenidoğanın uzun dönemde yaşama şansı ve uzun süreli sekellerle karşılaşma ihtimali üzerinde yorum yapmak doğru değildir. Gebelik haftası kadar, doğum ağırlığı, cinsiyet, doğum öncesinde verilen önleyici tedaviler ve erken doğumun nedeni, uzun dönem sonuçları değerli göstergelerdir.
Prematüre doğan bebeklerin karşılaşabileceği başlıca riskler:
Solunum Problemleri: Prematüre bebeklerin akciğerleri tam olarak gelişmemiş olabilir. Akciğerde sürfaktan proteinin yapımına 24. gebelik haftasında başlanır. Akciğerlerin anne karnındaki gelişimini 34-36. haftalarda tamamladığı kabul edilir. Bu nedenle erken doğan bebeklerde karşılaşılan başlıca problem yenidoğanın solunum sıkıntısıdır( Respiratuar Distres Sendromu; RDS). RDS, akciğerlerdeki surfaktan eksikliğinden kaynaklanır, nefes alıp verme sırasında akciğerlerde alveol adı verilen hava kesecikleri kollabe (Duvarları birbirine yapışır) ve bebeklerin nefes almasını zorlaştırır. Erken doğumun kaçınılmaz olduğu gebeliklerde, 24-34. gebelik haftaları arasında, akciğer problemlerini azaltmak ve akciğerlerde surfaktan proteininin yapımını arttırmak için anneye betametazon ve deksametazon adı verilen ilaçlar uygulanabilir. Ayrıca, uzun süreli solunum desteği ihtiyacı olan bebeklerde bronkopulmoner displazi (BPD) gibi kronik akciğer hastalıkları gelişebilir.
Beyin ve Nörolojik Problemler: Prematüre doğan bebeklerde, beyinde kanama (intraventriküler hemoraji) riski yüksektir. Ayrıca, periventriküler lökomalazi (PVL) adı verilen bir beyin hasarı türü de gelişebilir. Bu durumlar, uzun vadeli nörolojik sorunlara ve gelişimsel gecikmelere yol açabilir. 32. gebelik haftasından önce doğacak bebeklerde doğumdan önce anneye MgSO4 tedavisi merkezi sinir sistemi sorunlarını azaltmak için uygulanabilir.
Enfeksiyon Riski: Prematüre bebekler, bağışıklık sistemlerinin tam gelişmemiş olması nedeniyle enfeksiyonlara daha yatkındır. Sepsis, pnömoni (Zatüre) ve menenjit gibi ciddi enfeksiyonlar bu bebeklerde daha sık görülebilir.
Beslenme ve Sindirim Problemleri: Prematüre bebekler, emme ve yutma reflekslerinin tam olarak gelişmemiş olması nedeniyle beslenme sorunları yaşayabilir. Nekrotizan enterokolit (NEC) adı verilen ciddi bir bağırsak hastalığı, prematüre bebeklerde görülme riski yüksek olan bir diğer durumdur. Akciğerde sürfaktan yapımını uyarmak için anneye uygulanan kortikosteroid grubu ilaçların nekrotizan enterokolit ve intraventriküler kanama riskini azaltır.
Kardiyovasküler Problemler: Prematüre bebeklerde Patent Duktus Arteriozus (PDA) adı verilen bir kalp problemi ortaya çıkabilir. PDA, fetüs döneminde açık olan ancak doğumdan sonra kapanması gereken bir damarın açık kalması durumudur. Bu, kalp ve akciğerlerde kan akışını olumsuz etkileyebilir.
Göz Problemleri: Prematüre retinopatisi (ROP), prematüre doğan bebeklerde görülen bir göz hastalığıdır. Özellikle 30. gebelik haftasından önce doğan yenidoğanlarda karşılaşılan önemli bir sorundur. Bu durum, gözdeki damarların anormal gelişmesi nedeniyle ortaya çıkar ve tedavi edilmezse körlüğe neden olabilir.
Uzun Vadeli Gelişimsel ve Bilişsel Problemler: Prematüre bebeklerde motor becerilerde, dil gelişiminde ve genel bilişsel işlevlerde gecikmeler görülebilir. Okul çağına geldiğinde öğrenme güçlükleri, dikkat eksikliği ve hiperaktivite gibi sorunlar yaşayabilirler.
Vücut Isısı Kontrolü: Prematüre bebekler, düşük vücut yağ oranları nedeniyle vücut ısılarını korumakta zorlanabilirler. Hipotermi riski yüksektir ve bu durum metabolizmayı olumsuz etkileyebilir.
Sarılık: Prematüre bebeklerde, karaciğerin tam olgunlaşmamış olması nedeniyle bilirubin düzeyleri yükselebilir, bu da yenidoğan sarılığına neden olabilir. Bu durum, beyin üzerinde toksik etki yapabilecek ciddi bir komplikasyon olan kernikterusa yol açabilir.
Hipoglisemi: Akciğerlerde surfaktan yapımını arttırmak için kaçınılamaz erken doğumdan önce anneye yapılan kortikosteroidler, prematüritenin kendisi veya diyabetik (şeker hastası) bir anneden doğmak hipoglismei riskini arttırır.
Sonuç: Prematüre doğan yenidoğanlar, yaşamın ilk günlerinde ve haftalarında ciddi riskler altındadır. Bu riskler doğum haftasına göre değişiklik gösterir. Bu bebeklerin, uzman neonatoloji ekipleri tarafından sürekli ve özenli bir şekilde izlenmesi, bu riskleri en aza indirmede ve uzun vadeli sağlık sorunlarını önlemede kritik öneme sahiptir. Prematürite ve buna bağlı sorunların önlenmesinde yapılabilecek en etkili eylem ise erken doğumun önlenmesidir.
Daha Fazla Bilgi için,
Comments